• AÇIKLAMALAR
  • ENTERNASYONAL
  • MAKALE
  • PARTİZAN DERGİSİ
BİZİ TAKİP ET!
Partizan Resmi Web Sitesi
  • ANASAYFA
  • GÜNCEL
  • MAKALELER
  • ENTERNASYONAL
  • İLETİŞİM
sonuç yok
Bütün sonuçlara bak
AÇIKLAMALAR
  • ANASAYFA
  • GÜNCEL
  • MAKALELER
  • ENTERNASYONAL
  • İLETİŞİM
sonuç yok
Bütün sonuçlara bak
Partizan Resmi Web Sitesi
sonuç yok
Bütün sonuçlara bak

SINIF SAVAŞIMINDA DEVRİMCİ YAYININ ROLÜ ÜZERİNE – III

Mayıs 25, 2020
içerisinde Genel
A A
SINIF SAVAŞIMINDA DEVRİMCİ YAYININ ROLÜ ÜZERİNE – I
0
PAYLAŞ
Facebook'ta paylaşTwitter'da paylaşPaylaşWhatsapp'la gönder

MAO VE “KOMÜNİST” YAYIN

 ÇKP tarihinde parti içi yayın organı sınıf savaşımında önemli bir rol oynamıştır. Parti içi yayın organı ideolojik donanım sağlan­masında önemli bir yer tutmuş­tur. “Komünisti Sunarken” adlı makalesinde “Merkez Komitesi uzun zamandır bir parti içi ga­zete yayınlamayı tasarlıyordu. Bu tasarıyı nihayet şimdi gerçekleştirmiş bulunuyor. Böyle bir gazete ülke çapında ve geniş bir kitle karakterine sahip olan, ideolojik, siyasi ve örgüt­sel bakımdan tamamen sağ­lamlaşmış ve Bolşevikleşmiş bir Çin Komünist Partisi’nin inşası için gereklidir… Bu ga­zetenin amacı ülke çapında ve geniş bir kitle karakterine sa­hip olan, ideolojik, siyasi ve ör­gütsel bakımdan tamamen sağ­lamlaşmış ve Bolşevikleşmiş bir Çin Komünist Partisi’nin inşasına yardımcı olmaktır. (Seçme Eserler. Cilt 2)

Görüldüğü gibi parti içi yayın organı, KP’nin ideolojik, siyasi, örgütsel olarak sağlamlaşmasına yardımcı olmak amaçlı çıkarıl­maktadır. İdeolojik sağlamlaşma­nın, devrim perspektifiyle donan­manın yardımcı aracı, merkezi yayın organıdır.

Başkan Mao, partinin inşası sorunuyla, inşasına yardımcı ol­ma sorunlarını birbirine karıştırmamıştır. Partinin inşası sorunu­nun çözümünü “partimiz dev­rimci savaşlar boyunca gelişmiş, sağlamlaşmış ve Bolşevikleşmiştir. Silahlı mücadele ol­masaydı bugünkü Komünist partimiz de olamazdı. Bütün parti yoldaşları kanımızla öde­diğimiz bu deneyimi hiçbir za­man unutmamalıdır” şeklinde ele almaktadır.

Komünist Partisi, devrimci savaş içinde, silahlı mücadele içinde inşa olur. Bu MLM bilimi­nin evrensel ilkesidir. Çin prole­taryasının tüfekleri, Bolşevikler’in tüfekleri bu yasayı doğru­lamıştır. Ülkemizin proleter tü­fekleri de bu evrensel yasayı doğ­rulayacaktır. Rus devriminde ga­zeteye yüklenen rol, Çin devriminde devrimci silahlı mücadele­ye yüklenen rolle aynı önemdey­di. Komünist yayın organı ise KP’nin inşasında yardımcı bir rol oynamıştır. İdeolojik berraklığın, proleter saflığın korunmasında her türden oportünist revizyonist akımlara karşı mücadelede devrimci yayın organı önemli rol oynamıştır. An­cak Başkan Mao’nun da belirtti­ği gibi bu rol hiçbir zaman esas olmamıştır. Başkan Mao’nun bi­limsel öğretilerini ülkemiz koşullarına yaratıcı tarzda uygulayan Önder yoldaş İbrahim Kaypakkaya ise devrimci yayının sınıf savaşımında oynadığı rol konu­sunda aynı düşünceleri savuna­rak, şafak revizyonistlerine karşı amansız mücadele yürütmüştür.

Kaypakkaya yoldaş, hiçbir zaman ne parti içi yayını ne de merkezi kitle yayın organını ko­münist partinin inşası konusunda belirleyici ve tayin edici rol ola­rak ele almamıştır. Devrimci ya­yını komünist partinin inşasında yardımcı bir araç olarak benimse­miş, bu aracın önemini belirtmiş, politik mücadelede oynadığı rolü görmüş ve buna uygun hareket etmiştir.

 

SİYASİ MÜCADELENİN ÖNEMLİ BİR ARACI OLARAK DEVRİMCİ GAZETENİN SİLAHLI MÜCADELEYE HİZMETİ

 Kaypakkaya yoldaşın şafak revizyonistlerine karşı yürüttüğü mücadelede önemli konuların­dan biri de yayın organlarının ni­teliği, amacı ve işlevi sorunu olmuştur. MLM’nin temel sorunla­rında yaşanan görüş ve düşünce farklılığı ülkenin sosyo-ekonomik tahlili, devrimin niteliği ve yolu, örgütlenme ve araçları ko­nularına kadar uzanmıştır.

şafak revizyonistleriyle Kaypakkaya yoldaş arasında yaşa­nan mücadele iki kanat, iki çizgi arasında yaşanan mücadele ola­rak bazen açık, bazen gizli bazen sert, bazen yumuşayarak aralık­sız olarak sürüp devam etmiştir.

Şafak revizyonistleriyle Kaypakkaya yoldaş arasında İllegal/legal yayının içeriği ve işlevi konusunda yaşanan mücadele ve bu mücadele sonucunda ortaya çıkan temel görüşler, günümüze de ışık tutmaktadır. Şafak revizyonistleri farklı bir isimle gazete çıkarmanın o dönemin iflah olmaz M. Belli burjuvasından düşünce olarak farklılaşacağını belirtirken, Kay­pakkaya yoldaşın yanıtı açık ve nettir. “Bir hareketin çizgisini belirleyen şey, şöyle ya da böy­le bir yayın organı çıkarmak değildir. Önemli olan yayın or­ganının içeriğidir” diyerek, ya­yın konusunda MLM’lerin görü­şünün nasıl olması gerektiğini ortaya koyar.

İhtilalci bir örgütlenme ve si­lahlı mücadelenin yerine legalizm, reformizm, salt barışçı mü­cadeleyi esas alan, her türlü fa­aliyeti, legal yayıncılık faaliyeti­ni güçlendirmeyi hedefleyen, İşçi-köylü çalışma komiteleri ve bürolar şeklinde örgütlenmeyi savunan, köy çalışmasını ikincil tutan, silahlı mücadeleyi dur­maksızın köstekleyen, illegal fa­aliyeti ikincil plana iten, şafak revizyonistleriyle Kaypakkaya yoldaş arasında devrimci müca­delenin en temel en önemli so­runları konusunda sürekli bir mücadele yaşanmıştır.

Kaypakkaya yoldaş, şafak revizyonistleriyle yaşadığı pole­miklerde yayın organları mesele­si ve yayın faaliyeti sorunu önemli yer tutmuştur.

“Legal yayıncılık faaliyeti­nin esas olmaması gerektiğini savunduğumuz için ‘gazeteyi ve dergiyi kapatmayı ve bütün kadroları fare deliğine tıkama­yı savunuyorlardı’ diyorlar. Yayın faaliyetini hiçbir zaman red etmediğimizi, sadece bir komünist hareketin faaliyeti­nin yayınevi derekesine düşü­rülmesine karşı çıktığımızı da­ha önce belirttik. Zaten yayın faaliyetini nasıl anladığımızı bundan sonraki pratiğimizle de göstereceğiz.” (İ. Kaypakkaya)

Görüldüğü gibi Kaypakkaya yoldaş devrimci gazetenin sınıf savaşımındaki rolünün hiçbir za­man inkar etmemiştir. Devrimci gazetenin nasıl ele alınması ge­rektiği, içeriğinin nasıl olması gerektiği, hangi mücadeleye bağlı ele alınması gerektiği ko­nularında Şafak revizyonistleriy­le farklı düşünmekteydi. Onun karşı çıktığı nokta, legal yayın faaliyetinin devrimci çalışmada esas alınması fikriydi. İllegal devrimci faaliyetin, temeline le­gal yayın faaliyetinin örgütlen­mesinin konulmasına karşı çık­maktaydı. Köylük bölgelerdeki mücadeleyi, silahlı mücadeleyi, illegal mücadeleyi reddeden şafak revizyonistlerine karşı “si­lahlı mücadele esas”, “illegal faaliyet esas”, “ köylük bölge­lerde faaliyet esas”, “ örgütlen­mede parti örgütlenmesi esas” diyerek yanıt vermekteydi.

Nasıl bir devrimci çalışma? sorusuna şafak revizyonistleri­nin savunusu şöyle olmuştur. “İşçi-köylü çalışma komitelerinin görevi, dergi ve gazeteyi okumak, eleştirmek ve bunlara yazı yazmaktı ve başka bir şey değildi. ‘Her İşçi-köylü çalışma komitesi bir yazı kurulu gibi çalışmalı’ deniyordu. Yani her türlü faaliyet, legal yayıncılık faaliyetini güçlendirmeyi hedef alıyordu.”

Nasıl bir örgütlenme? sorusu­na ise şafak revizyonistlerinin yanıtı şu şekilde olmuştur. “İşçi- köylü çalışma komitelerinin görevi, dergi ve gazeteyi oku­mak, eleştirmek ve bunlara ya­zı yazmaktı ve başka bir şey değildi. ‘Her İşçi-köylü çalışma komitesi bir yazı kurulu gibi çalışmalı’ deniyordu. Yani her türlü faaliyet, legal yayıncılık faaliyetini güçlendirmeyi hedef alıyordu.” “Legal faaliyetin örgütlenmesi esastır, önce boz­kırı kurutalım sonra tutuştu­ralım, önce ülke çapında ör­gütlenelim sonra silahlı müca­deleyi başlatalım”, “ Eğitim grupları bir yandan halkımızın ileri unsurlarının, sempatizan­ların geri bilinçli işçilerin Marksist-Leninist eğitimlerini sağlayacak”.

Kaypakkaya yoldaş, şafak revizyonistlerinden temelde farklı şeyler savunmaktaydı.

“Bugün başlıca ve asıl görevi­miz, partinin ve ordunun silah­lı mücadele içinde inşa edilme­sidir.”

Kaypakkaya yoldaşın, ör­gütlenme konusundaki görüşü de şöyleydi; “Örgütlenmedeki kavrayacağımız halka, parti önderliğinde, gerilla birimleri örgütlemektir. Diğer bütün grup ve hücreler, gerilla eyle­minin seyri içinde ve onu des­tekleyecek, geliştirecek şekilde ele alınmalıdır.”

Legal faaliyeti esas alan, le­gal faaliyeti devrimci çalışmanın merkezine koyan şafak revizyo­nistleri, doğal olarak barışçıl pro­pagandayı esas almaktaydı. Si­lahlı mücadeleden, silahlı propa­ganda ve ajitasyon faaliyetinden, gerilla mücadelesinden öcü gibi korkmaktaydı.

şafak revizyonistleri salt okumaktan ibaret olan eğitim gruplarını savunurken, “önce bi­linçlenme sonra savaşma”, “önce bozkırı kurutma sonra tutuşturma” “önce ülke çapın­da örgütlenme sonra silahlı mücadeleyi başlatma” anlayışı­nı dile getirirken,

Kaypakkaya Yoldaş; “Pra­tik faaliyetlerle sımsıkı birleştirilmiş siyasi ve ideolojik eğitim etkinliğine hızla girişmeliyiz. Bunun için bence şunlar yapıl­malıdır; devrimimizin çeşitli sorunlarına ışık tutan, çizgimi­zin, politikamızın ve programı­mızın propagandasını yapan merkezi bir yayın organı en kı­sa zamanda çıkarılmalıdır.”

Kaypakkaya yoldaş, dev­rimci eğitim çalışması yürütül­mesine karşı değildi. Sınıf sava­şımının sorunlarına, ihtiyaçları­na, silahlı mücadeleye hizmet et­meyen, eğitime karşıydı. Önder yoldaş, aynı zamanda devrimci gazetenin çıkarılmasına da karşı değildi. Ancak niteliği ve hangi mücadeleye hizmet edeceği ko­nusunda şafak revizyonistleriyle farklılaşıyordu. “Gizli okuma faaliyeti, silahlı mücadeleye hizmet eden, onu geliştiren, güçlendiren bir faaliyet ola­rak” diyerek, devrimci eğitimin nasıl olması gerektiğini ortaya koyarken, devrimci yayını, legal faaliyetlerin tümünü, “ illegal örgütlenmenin ve faaliyetin di­ğer bütün biçimlerini ve her türlü legal faaliyeti köylük böl­gelerdeki silahlı mücadeleye bağlı kılmak” şeklinde ele al­makta ve savunmaktaydı.

Devrimin çeşitli sorunlarına ışık tutan, devrimin propaganda­sını yapan bir yayın organı neye hizmet etmelidir? sorusuna Kaypakkaya yoldaşın yanıtı açık ve nettir; “örgütlenmenin bütün diğer biçimleri, illegal okuma grupları, yayınları basan, ulaş­tıran ve dağıtan hücreler vs. vs. gerilla faaliyetinin seyri içinde onun gereksinimlerine yanıt verecek, onu destekleyecek, güçlendirecek şekilde ele alın­malıdır” der. Oysa Şafak reviz­yonistleri legal yayın faaliyetini esas alarak bu faaliyeti devrimci faaliyetin merkezine koymaktay­dı.

Kaypakkaya yoldaş, keza propaganda ve ajitasyon çalış­masında da Şafak revizyonistle­rinden tamamen farklı görüşler savunmaktaydı.

Şafak revizyonistlerinin sağcı barışçıl propaganda ve ajitasyon çalışmasına karşı Kaypakkaya yoldaş; “Köylük bölgelerdeki faaliyetlerimizin içeriği ve biçi­mi, şafak revizyonizminden ayrıldığımızdan beri hızla de­ğişmiştir. ‘Barışçı’ propaganda ve ajitasyonun yerini silahlı mücadele biçimleri, silahlı pro­paganda ve ajitasyon yöntemle­ri almıştır. …Egemen sınıflar, köylük bölgelerde devrimci fa­aliyetlere meydan vermemek, var olan faaliyetleri yok etmek için azgın saldırılara girişmek­tedirler. Ufak bir ihbar üzerine büyük birlikleri harekete ge­çirmektedirler. Bu nedenle ‘barışçı’ propaganda ve ajitasyona özellikle köylerde olanak kalmamaktadır” diyerek, süre­cimizin bugünkü sorunlarına da ışık tutmaktaydı.

Şafak revizyonistleri barışçıl propaganda faaliyetini, legal fa­aliyetleri, barışçıl mücadeleyi esas alırken Kaypakkaya yol­daş, silahlı mücadeleyi, illegal faaliyeti ve silahlı propaganda ve ajitasyon faaliyetini esas almak­taydı. Her türlü legal/illegal dev­rimci yayın faaliyetini silahlı mücadelenin birer parçası, onu destekleyen, güçlendiren bir öğe olarak ele almaktaydı. Barışçıl propaganda (illegal/legal dev­rimci yayın, bildiri dağıtmak afiş, pankart, parti ve ordu bayrakları,  pankart asmak-duvar ya­zılaması, kısaca yazılı-sözlü pro­paganda ve ajitasyon yapmak vb.) faaliyetini tali almaktaydı.

Kaypakkaya yoldaş devrim­ci (illegal/legal) yayın faaliyetini asla red etmeden, önemini gözardı etmeden sınıf savaşımında oy­nadığı rolü asla küçümsemeden mücadelenin esası olarak alma­dan, savundu. Bu faaliyeti, temel mücadele biçimi olan silahlı mü­cadeleyi destekleyen, güçlendi­ren, tamamlayan önemli bir pro­paganda, ajitasyon ve örgütleme ve eğitim aracı olarak ele aldı.

 

PARTİ; ÖNDERLERVE ÖRGÜTLEYİCİLER KURMAYIDIR

 “Bugün kitleler dağınık ve dağınık oldukları için de güç­süzdürler. Huzursuzluk duyan protestolarda bulunan dağınık kitleler ile devrimci örgütler arasında bağın kopukluğu gi­derilmelidir. Başarının yegane güvencesi bu bağın güçlendiril­mesidir.” (Lenin)

Dağınık ve güçsüz olan kitle­lerin örgütlü, güçlü duruma geti­rilmeleri nasıl başarılacaktır? Bu sorunun önemli yanıtlarından bi­ri, devrimci örgütlerle dağınık ve güçsüz durumda bulunan kitleler arasındaki bağın güçlendirilme­sidir. Bu bağın güçlenmesini sağ­layacak olan parti komiteleridir, bu bağı sağlayacak olan sınıf bi­linçli proleterlerin ihtilalci kitle faaliyetidir. Kitlelerin kendi so­runları etrafında örgütlenme ihti­yacının somuta çevrilmesiyle,

kurulan politik bağın güçlendiril­mesiyle örgütlenme sorunu çö­zülür.

Sözlü ve yazılı propaganda aracının etkili ve güçlü kullanı­mı, örgütlenmenin zeminini ko­laylaştıracaktır. Devrimci yayın, propaganda ve ajitasyon faaliye­tinde örgütlemede kullanılacak etkili araçlardan biridir.

Proletarya Partisi önder ve örgütlemede kurmay rolünü oy­narken devrimci yayınlara önem­li iş düşmektedir. Bu bilinç, kul­landığı propaganda aracının zenginleşmesini ve etkili hale geti­rilmesi sorununu da çözer.

Proletarya Partisi esasta bu soruna doğru yaklaşmıştır. An­cak dönem dönem dünyada ve ülkemizdeki tasfiyeci akımların etkisinde kalarak bazı yanlış eği­limler bu alanda etkili olmaya çalışmıştır. Bir dönem devrimci yayının propaganda ve ajitasyon- da oynadığı rol, örgütlemede oy­nadığı rol yeterince önemsenme­miştir. Sol anlayış eğilimleri et­kili olmaya çalışmıştır.Dönem dönem de temel mücadele biçimine hiz­met etme anlayışı unutularak, bu aracın sınıfsal içeriğinin özü gözden uzaklaştırılmaya çalışıl­dığı olmuştur. Özellikle adına “yeni dünya düzeni” denilen kapitalizmin dünya ölçeğin­ de geliştirdiği ideolojik-psikolojik saldırıların boyutlandığı dö­nemde tasfiyeciliğin devrimci saflarda estirdiği sağcı rüzgarın etkisi yayın üzerine de yansı­mıştır.

“Bağımsız gazetecilik”, “üçüncü göz”, “tarafsız gazete­cilik” vb. olarak ortaya çıkan an­layışlar esasta tasfiyeciliğin ide­olojik saldırılan sonucunda yaşa­nan bozulmalardır. Burjuva sal­dırıları karşısında ideolojik ola­rak boyun bükme, önünde eğil­me ve bozulmadır. Sınıf bakış açısından uzak olan bu bakış açı­sı, proletaryanın bakış açısı ola­maz. Proletaryanın bakış açısın­da, her zaman sınıf ve sınıflar mücadelesi vardır.

Devrimci gazetecilik sorunu­na da bu bakış açısıyla bakar. Hangi sınıfın gazeteciliği hangi sınıfın gözleriyle olaylara, geliş­melere, yaşananlara bakacağız? Proletaryanın gözleri ve beyniyle mi? Yoksa burjuvazinin gözle­riyle mi olaylara bakacağız? Hangi sınıfın gazetecilik anlayı­şım savunacağız? Esas mesele budur. Bu bakış açısını muğlak­laştıran, belirsiz hale sokarak içi­ni boşaltan anlayışlar ve yakla­şımlar proletaryanın bakış açısı ve anlayışı olamaz.

Devrimci yayın faaliyeti yal­nızca kitlelere yönelik yapılan propaganda ve ajitasyon faaliyeti değildir. Parti içi merkezi yayı­nın önemi, kitlelere yönelik ola­rak çıkarılan propaganda ve aji­tasyon amaçlı örgütleme perspektifli yayınlar kadar önemlidir. Parti içi yayın, parti içi ideolojik birliğin pekişmesinin aracıdır. Partinin ideolojik sağlamlığının, politik niteliğinin yükseltilmesi­ni de sağlar. Her türden oportü­nist ve tasfiyeci anlayışlara karşı partiyi eğitmenin kürsüsü rolünü oynar.

“Yayın faaliyeti; başka hiç­bir faaliyetin yerine geçirilme­den, örgütsel toparlanma ve gelişim için sınıf mücadelesi karşısında ideolojik-politik do­nanımın sağlanması için, esas örgütlenmenin ve çalışmanın önünü açmak için süreci belirleyen/belirleyecek araç olarak kullanılamadı” (Komünist-43. 7. Konferans kararlarından)

Partinin gelişimi ve Bolşevik parti anlayışının gerekleri açısın­dan devrimci yayın faaliyeti asla vazgeçilemez önemdedir. Dö­nem dönem merkezi düzeyde ya­şanan boşluktan kaynaklı gerile­meler, zaafların oluşmasını ya­ratmıştır. Ancak merkezi iç yayın olsun merkezi kitle yayın olsun ideolojik eğitimin politik donanı­mın vazgeçilemez araçları oldu­ğu gerçekliği asla unutulmamalı­dır.

Merkezi iç yayın, parti bütü­nü önderliğin yönelimi doğrultu­sunda eğitmesi, yönetmesi ve tespit edilen hedeflere doğru yönlendirmesi olarak da önemli­dir. Proletarya partisinin merkezi kumanda kademesi aynı zaman­da benimsediği yönelim doğrul­tusunda parti bütününü yönlen­dirmesi yönetmesi ve eğitmesiy­le sorumludur. Bu sorumluluk yerine getirilmediği zaman tasfi­yeci ve oportünist anlayış ve eği­limlere proletarya partisinin ka­pısının aralığı açılmış olur.

Bu durumda, sızmalar başlar. Geçmiş yaşanan süreç önemli ta­rihi tecrübelerle doludur. Kılıç ve kalem kurmayın hizmetinde ro­lünü beraber ve birlikte oynama­lıdır. “İyi yazıyor” diye, kale­min parti dışı ve parti üstü anla­yış sahiplerine verilmesi doğru değildir. Yazım yeteneğine, ya­zınsal ifade zenginliğine sahip olmak demek, parti görüşlerini partinin belirlediği temel yöneli­me uygun şeyler yazmak değil­dir. Kalem, kılıcın yönelimine uygunluk içinde, bütünlüklü olmalıdır. Kalem başka yöne­limde kılıç başka yönelimde sallanmaz. Kurmayın emretti­ği yönde kullanılan kılıç, kur­mayın emrettiği yönde yazan kalem, değerlidir.

Devrimci yayın faaliyetinin öneminin bilince çıkarılması ay­nı zamanda parti ve önderlik bi­lincinin kuşanılması demektir. Devrimci yayın faaliyetine veri­len önem aynı zamanda önderlik sorununa verilen önemin de bir parçası demektir.

Merkezi yayın faaliyeti farklı şekilleniş içinde olan ya da bu eğilimi taşıma potansiyelinde olanlara bırakılmamalıdır. Bu fa­aliyetin kumandasında parti ön­derliği olmalıdır. Bu ilkenin gevşetilmesi demek, önderlik bilin­cinin gevşetilmesi demektir.

Kitle yayın organı proletarya partisinin temel yönelimi ve çiz­gisi doğrultusunda kitlesini şe- killendirmek görev ve sorumlu­luğuyla yükümlüdür. İster legal olsun ister illegal olsun devrimci yayının oynadığı öz birdir. “devrimimizin çeşitli sorunlarına ışık tutan çizgimizin, politika­mızın ve programımızın pro­pagandasını yapan” (İK. Seç­me Yazılar. syf.33)

 “Devrimci yayın organı hangi biçimde yayınlanırsa ya­yınlansın propaganda ve aji- tasyonu içermeli komünist ör­gütleme çizgisini uygulamalı­dır.” (Komünist 47)

Devrimci yayın organlarının niteliğinin yükseltilmesi, prole­tarya partisinin sınıf savaşımında yoğunlaşması, politik niteliğinin yükseltilmesi yani partinin sevi­yesinin yükseltilmesiyle ile ilin­tilidir. Sınıf bilinçli proletarya, devrimci yayının niteliğini yük­seltmek için sınıf savaşımının ni­teliğini yükseltmek göreviyle karşı karşıyadır. Sınıf ve parti bilincinin güçlü donanımı sınıf savaşımındaki yönelim adımla­rını hızlandırır, cesareti büyü­tür, umudu çoğaltır, davaya olan inancı pekiştirir.

(Bitti)

Etiketler: Affiliateçkpdevrimci yayınFlatNewsiPhoneMAOörgütlenmeşafak revizyonistleri
PaylaşTweetPaylaşSendSend

BağlantılıYazılar

KapakGorseli-750x375

Ölümsüzleşen HKP(Maoist) Genel Sekreteri Yoldaş Basavaraj ve 28 Maoist İstanbul’da anıldı.

Mayıs 29, 2025

21 Mayıs tarihinde Hindistan’da Narayanpur’un Mad bölgesindeki Gundekot ormanlarında şehit düşen 28 Maoist, Partizan tarafından İstanbul’da anıldı. HKP (Maoist) Genel...

Eylem Çağrısı

EYLEME ÇAĞRI; BASAVARAJ YOLDAŞ VE 27 HALK SAVAŞÇISI ÖLÜMSÜZDÜR!

Mayıs 29, 2025

ea3036d9-6c89-43ae-b360-4d1ae4d84275 HİNDİSTAN KOMÜNİST PARTİSİ (MAOİST) GENEL SEKRETERİ BASAVARAJ VE 27 HALK SAVAŞÇISI ÖLÜMSÜZDÜR! Hint gerici-faşist devleti Hindistan’da HKP(Maoist) öncülüğünde sürdürülen...

Basavaraj

Hindistan Komünist Partisi (Maoist) Genel Sekreteri Basavaraj ile Röportaj

Mayıs 26, 2025

Not: Bu röportaj Ekim 2022’de gazeteci Alf Brennan (X: @alf_stff ) tarafından 21 Mayıs 2025’te ölümsüzleşen Hindistan Komünist Partisi (Maoist)...

photo_2025-05-19_14-26-07-750x375

İbrahim Kaypakkaya ve mayıs ayı şehitleri paneli gerçekleştirildi

Mayıs 20, 2025

Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Ataşehir Şubesi, “1937’den Günümüze Mayıs Ayı Şehitlerini Anıyoruz” paneli düzenledi. Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP),...

anma 2

Komünist Önder İbrahim Kaypakkaya İstanbul’da anıldı

Mayıs 18, 2025

Komünist Önder İbrahim Kaypakkaya katledilişinin 52. yılında Partizan tarafından İstanbul’da anıldı. Anma etkinliği açılış konuşmasıyla başladı. Ardından İbrahim şahsında devrim...

Sonraki Yazı
Partizan: “40. Yılında 1 Mayıs Mahallesi Kuruluş Festivalini Sahiplenelim!”

Partizan: "40. Yılında 1 Mayıs Mahallesi Kuruluş Festivalini Sahiplenelim!"

Otomotiv’de işçilere düşük ücret, patronlara milyarlar!

Otomotiv'de işçilere düşük ücret, patronlara milyarlar!

TWITTER'DA TAKİP ET

Sosyal Medya

Partizan dergisi logo

Partizan resmi web sitesidir. Partizan açıklamalarına, makalelere, güncel ve enternasyonal haberlere ulaşabilirsiniz.

Sosyal Medya

© 2023 Partizan resmi web sitesi

FACEBOOK SAYFAMIZ

LİNKLER

  • ★Umut Yayımcılık
  • ★İbrahim Kaypakkaya
  • ★Yeni Demokrasi
  • ★Yeni Demokrat Gençlik
  • ★Yeni Demokrat Kadın
  • ★PŞTA
  • ★Partizan Medya
  • ★Partizan Arşiv
  • ★Avrupa Haber
sonuç yok
Bütün sonuçlara bak
  • ANASAYFA
  • AÇIKLAMALAR
  • GÜNCEL
  • MAKALE
  • ENTERNASYONAL
  • KÜTÜPHANE
  • İLETİŞİM

© 2024 Partizan resmi web sitesi