• AÇIKLAMALAR
  • ENTERNASYONAL
  • MAKALE
  • PARTİZAN DERGİSİ
BİZİ TAKİP ET!
Partizan Resmi Web Sitesi
  • ANASAYFA
  • GÜNCEL
  • MAKALELER
  • ENTERNASYONAL
  • İLETİŞİM
sonuç yok
Bütün sonuçlara bak
AÇIKLAMALAR
  • ANASAYFA
  • GÜNCEL
  • MAKALELER
  • ENTERNASYONAL
  • İLETİŞİM
sonuç yok
Bütün sonuçlara bak
Partizan Resmi Web Sitesi
sonuç yok
Bütün sonuçlara bak

Kaypakkaya ve Kemalizm… Doğru; Düşüncenin Nesnel Olanla Uyumundan Doğar!

Mayıs 25, 2020
içerisinde Genel
A A
Kaypakkaya ve Kemalizm… Doğru; Düşüncenin Nesnel Olanla Uyumundan Doğar!
0
PAYLAŞ
Facebook'ta paylaşTwitter'da paylaşPaylaşWhatsapp'la gönder

Önder yoldaş İbrahim Kaypakkaya ölümü kucaklama biçi­mi ve ardında bıraktığı mirasla bir manifesto yazmıştır. Bu manifesto­yu akıntıya karşı yüzmek için, ger­çeği ısrarla açığa çıkarmak için, bi­limsel olana sadık kalmak için, ta­rihsel sorumlulukları bilince çıkar­mak için sınıf mücadelesinde refe­rans almalıyız. Ancak bu şekilde bir ele alış onu layıkıyla anmak, dev­rettiği kızıl bayrağı yükseğe taşıma sorumluluğuna denk düşecektir. Kaypakkaya bizim için kültleştirilecek, resmi önünde güzellemeler yazılacak ve fetişleştirilecek bir ön­der değildir. Bu biçimde bir ele alış onu ve onun ideolojik-teorik-politik tu­tumunu yüzeyselleştirir. Onu sahiplen­me tutumumuzun gerçek özünü karar­tır. İbrahim’i anmak onu teorisiyle, yöntemiyle, politik tutumuyla, sınıfsal duruşuyla ve davaya bağlılığıyla kav­ramaktan, anlamaktan geçmektedir. Buna odaklanmayan bir sahiplenme ve anma anlayışı onun ideallerine ve üstlendiği ve yönümüzü çizdiği tarih­sel sorumluluğa denk gelmeyecektir.

İbrahim’in bize bıraktığı esas miras büyük düşünen, cüretli davranan, id­dia ile donanan, gerçeğin sırrına ula­şan ve yaşama geçiren bir mirastır. Bu miras 24 yıllık kısa ömründe adeta simgeleşmiştir. İbrahim tarihsel so­rumlulukla, toplumsal sorumlulukla kurduğu ilişkide adeta bir öğrenci ol­muştur. Bu sorumluluklarını öğrenir­ken, sahiplenirken sosyal pratiği ile yarattığı sonuçlarla bugün öğretmen olabilmiştir. Onun sınıf mücadelesini öğrenir­ken, kavramaya çalışırken pratik sü­recinde çıkan sonuçlar, rehber niteli­ğinde bir bütünlüğe de ulaşmıştır. Bu ne demektir? Bu sınıf mücadelesinin sorunlarına kafa yorma, onunla yoğ­rulma, ona yakından bakmayı becer­me, sürekli ileri olanı sahiplenme ve uygulamaya koyma süreci öğrenir­ken aynı zamanda öğretmen olmayı sağlayacak nesnel zemine kavuşma anlamına gelir.

Kaypakkaya oluşmuş tabulara sa­vaş açmayı, onlara meydan okumayı uzaydan gelen doğru bilgiyle ya da bir vahiyle yapmadı. O doğru bilgiye ulaşmanın yegane yolu olan pratik deneyimle kitabi bilginin eşsiz uyu­munu sağlayabildiği için, bu yasaya sadakatla bağlı kaldığı için başardı.

Kaypakkaya doğrudan bilgi edinme ve dolaylı bilgi edinme yollarına hiçbir sınır koymadı. O toplumsal pratikte oluşma, gelişme ve yok olup gitmenin sonsuz olduğu diyalektik materya­list görüşünün insan bilgisinde de oluşma, gelişme ve yok olup gitmeyi içerdiğini bilerek gelişme dinamiğinin özünü yakalayabildi. Sınıf mücadelesi­nin her türlü pratiğine girerek, hiçbir toplumsal mücadeleyi küçümsemeyerek doğrudan bilgi deneyimini yetkinleştirdi. Yine sınıf mücadelesinin edinilmiş ve bilimsel soyutlamaya da­yanan dolaylı deneyimlerine de büyük bir açlık ve iştahla sarılarak beslenme­yi başarabildi. Yani özcesi İbrahim al­gısal bilgi ve ussal bilginin tek bir sü­recin sonucu olduğu kavrayışına eri­şerek, yani diyalektik materyalist kav­rayışı cisimleştirerek donanma yönte­mini seçmiştir. Kaypakkaya bu yöntemiyle genç yaşında eskiyi, paçavra olanı atmak­tan, onunla mücadeleye tutuşmaktan çekinmemiştir. Tarihsel süreci de ken­di içinde hesaplaşmayı da oluşma, gelişme ve yok olup gitme diyalektiği­ne tabi tutmuştur. Onu cüretli kılan, yanlışa karşı savaş açma cesaretiyle donatan, tek başına olsa da doğruya tutkuyla sarılma cesareti veren işte bu diyalektik materyalist özü kavrayışıdır.

İbrahim oluşmuş kabullenilmiş fi­kirlerin, teorilerin mutlaklığına değil değişebilirliğine, gelişimine ve kuşku­suz yok olup gitmesine dair güçlü bir ideolojik kavrayışa sahiptir. Bu yaklaşı­mını bütünlüklü olarak yaşamına bak­tığımızda görmek mümkündür. Sürek­li bir şekilde pratik, teorik ve örgütsel olarak ileriye doğru arayışlara odakla­nan, bunları bulmaya çalışan bir geli­şim ve ilerleme içinde olmuştur. Bu süreç İbrahim’in keskin bir bilimsel sorgulayıcılık yeteneğine kavuşması­nı, doğru bilgiye ulaşma ve onu geliş­tirme sürecine yönlendirmiştir. Bu yaklaşım bir dizi toplumsal, si­yasal ve teorik sorunda da rehberi ol­muştur. Kuşkusuz bir dizi meseleye dair bugünden baktığımızda onun doğruluğunu ispatlayan sorunlara kar­şı takındığı tavırlarda beslendiği kay­nağı göstermektedir. Ne zengin bir teorik donanım edinerek ne de kendi pratik deneyimlerine dayanarak bunu başarmıştır. O toplumsal, siyasal ve teorik sorunları esas ve tali ayrımına tutarak odaklanacağı noktaları tespit ederek teori ile pratiğin uyumunu ve birliğini gerçekleştirip düğümleri çöz­meyi başarmıştır.

Kemalizm meselesindeki doğru ideolojik ve teorik yaklaşımının kayna­ğı da burasıdır. İbrahim hiçbir sorunu ve meseleyi sınıfsal karakterden ayrı düşünmemiştir. Bütün meselelere, sı­nıfların bu sorun karşısındaki tutumu bağlamında yaklaşmış, sınıfların bu konudaki tutumlarına ve gerçekleşen çıkarlarına odaklanarak analiz yapmış­tır. Yine tarihsel sürece, olay/ara o ta­rihsel bağlamdaki koşullar ve durum üzerinden değil her zaman içinde bu­lunulan gerçeklik üzerinden yani bu­günün gözüyle bakmayı başarmıştır. Bu diyalektik-tarihsel materyalist yön­tem ona geniş bir sorgulama, tahlil etme ve hesaplaşma alanı sağlamıştır.

Kuşkusuz bu İbrahim’in en güçlü silahı kuşanması anlamına gelmektedir. İbrahim’in Kemalizm’e yönelik devrimci-komünist tavrı onu bu kriterler üzerinden incelemesinden ileri gel­mektedir. Onu sadece oluşma biçi­miyle değil gelişme biçimiyle ve orta­ya çıkan sonuçlar üzerinden tahlil et­miştir. İçinden geçtiği sürecin siyasal özelliklerini, temel yapısını, sosyal do­kusunu, ekonomik karakterini ve ege­men sınıfların dayandığı ideolojik pa­radigmayı ve onun sürekliliğini ve gel­diği evreyi ileri düzeyde kavrayabildi­ği için Kemalizm’in tarihsel, sınıfsal ve siyasal niteliğine dair bir berraklaşma ve netlik yakalamıştır. Marks dünü an­lamak için bugünü tam kavramak, feodalizmi anlamak için kapitalizmi anlamak lazım gelir derken bir diyalektik yönteme işaret ediyordu. İbra­him de Kemalizm’in gerçek özünü kavrama süreci, içinde geçtiği süreci kavramasına paralel olmuştur. Yani İb­rahim’i doğru sonuca götüren, tarih­sel bir vaka gibi duran soruna açıklık getiren tutumu sosyal pratiğinden edindiği deneyimler ve çıkardığı so­nuçlar, ülkenin sosyal yapısına dair somut incelemeleri, iktisadi yapısına dair çözümlemeleri, sınıf mücadelesi­ne ve sınıflar arasındaki ilişki ve ittifak­lara dair genel ve özel tahlilleri, top­lumsal çelişkilerin karakteristik yapısı­na dair yaklaşımları onun bu sorun karşısındaki doğru tutumunun temeli olmuştur. Yani bir akademik çalışma ve inceleme değildir onunkisi. Yalınkat proletaryanın devrim ihtiyacının yarat­tığı bilimsel soyutlamadır.

İbrahim bu konuda vardığı sonuç­ları bir sınırlama, yumuşatma, benim­senen genel eğilimle çatışmama kay­gısını taşımaksızın oluşturmuş, savun­muş ve bunun kabul görmesi için her türlü sağ ve sol sapma ile güçlü ideo­lojik mücadelelere girişmiştir. Bu onun düşünsel ve pratik olarak gelişi­mini ve ilerlemesini sağlayan faktör­lerden biri olmuştur. Dönemin tüm Marksist erbaplarını, bilirkişilerini, mal olmuş “komünistlerini” ve genç dina­mik devrimci önderlerini ve anlayışları karşısına alarak bu mücadeleyi yü­rütmüştür. Kemalizm’in tarihsel ilerici­liği, anti-emperyalistliği ve hatta dev­rimciliğinden kimsenin en ufak şüphe­sinin dahi olmadığı, hatta bu argü­manlarla devrimcilerin sahiplenip müttefik olarak tanımladığı bir ideolo­jik ve siyasi akıma karşı; onun faşist karaktere sahip, halk düşmanı bir ideoloji olduğunu savunup, kavgaya tutuşmak tam anlamıyla akıntıya karşı yüzmek, kasırgaya karşı direnmek an­lamına gelmektedir.

İbrahim oluşmuş, yerleşmiş ve ka­bul görmüş olana tabi olan değil, onu MLM felsefenin özellikleriyle ele alma yaklaşımına bağlı kalmıştır. İbrahim’in Kemalizm meselesini çözümleyişinde MLM felsefenin iki özelliğine de sadık kaldığını görüyoruz. Yani onun sınıf-sallığına ve onun uygulanabilir oluşu­na. İbrahim Kemalizm’in gerçekliğini ele alırken araştırırken kendi öznel duygularına değil toplumsal pratikteki nesnel sonuçlara yani ezilen sınıfların yararına, Kürt ulusuna ve diğer ezilen milliyetlere yaklaşımına, emperyalizm­le olan ilişkilerine dayanmıştır. İbra­him Kaypakkaya doğru devrimci ve komünist yöntemle özgün ve özel bir öğretmenimizdir. Rehber alalım. Ama doğru bilginin yakalanmasında onun gelişim yasalarına sadık kalarak…

Etiketler: AffiliateFlatNewsiPhonekemalizmnesnel zeminteori
PaylaşTweetPaylaşSendSend

BağlantılıYazılar

PARTİZAN

İSVİÇRE DEVLETİ BASEL ETKİNLİK SALONUMUZU İPTAL ETTİ! İBRAHİM KAYPAKKAYA’YI SAHİPLENMEMİZİ HİÇBİR GÜÇ ENGELLEYEMEZ, KUŞATANLARI KUŞATALIM!

Nisan 25, 2025

Her yıl Nisan ve Mayıs ayı KOMÜNİST ÖNDER İBRAHİM KAYPAKKAYA’yı anma ve sahiplenme etkinlikleri ve çalışmaları ile yoğunlaşır. Bu bir...

partizan

İşçi Sınıfının Kavgasında Cüreti Kuşanalım, Birleşerek Yürüyelim İstanbul 1 Mayıs’ında Taksim’e!

Nisan 22, 2025

2025 1 Mayıs’ının öngünlerindeyiz. İstanbul’da yer tartışmaları, özellikle genç kitlelerin olumlu tutumuna rağmen yasak savar bir üslupla devam ediyor. Biz...

PARTIZAN

Kitleleri, Meydanların Kızıllığıyla Birleştireceğiz

Nisan 22, 2025

Uzun bir zamandır 1 Mayıs “işçi sınıfının mücadele ve dayanışma günü” olmaktan çok “geçiştirme usulüyle kutlanan bir gün” gibi değerlendirilmektedir....

Ölümsüzler Albümü

“KAVGAMIZIN KIZILLIĞINDA ÖLÜMSÜZLER ALBÜMÜ” ÇIKIYOR!

Nisan 14, 2025

İlk baskısı 2002 yılında yayınlanan "Parti ve Devrim Şehitleri Albümü" yeniden düzenlenerek, "Kavgamızın Kızıllığında Ölümsüzler Albümü" adıyla 2. baskısıyla çıkıyor....

Saraçhane Direnişi’nin Ardından

Saraçhane Direnişi’nin Ardından

Mart 31, 2025

19 Mart’ta Ekrem İmamoğlu ve çok sayıda kişinin gözaltına alınmasının ardından sokak eylemleri başladı. Aynı gün, CHP protestolar için İstanbul...

Sonraki Yazı
Boşnaklara Hakaret Tekil Değil, Egemen Ulus Zehridir

Boşnaklara Hakaret Tekil Değil, Egemen Ulus Zehridir

Malatya’da Alevilerin evleri işaretlendi

Malatya’da Alevilerin evleri işaretlendi

TWITTER'DA TAKİP ET

Sosyal Medya

Partizan dergisi logo

Partizan resmi web sitesidir. Partizan açıklamalarına, makalelere, güncel ve enternasyonal haberlere ulaşabilirsiniz.

Sosyal Medya

© 2023 Partizan resmi web sitesi

FACEBOOK SAYFAMIZ

LİNKLER

  • ★Umut Yayımcılık
  • ★İbrahim Kaypakkaya
  • ★Yeni Demokrasi
  • ★Yeni Demokrat Gençlik
  • ★Yeni Demokrat Kadın
  • ★PŞTA
  • ★Partizan Medya
  • ★Partizan Arşiv
  • ★Avrupa Haber
sonuç yok
Bütün sonuçlara bak
  • ANASAYFA
  • AÇIKLAMALAR
  • GÜNCEL
  • MAKALE
  • ENTERNASYONAL
  • KÜTÜPHANE
  • İLETİŞİM

© 2024 Partizan resmi web sitesi